Yemek Tarifleri İlk Çağdan Günümüze
Yemek Tarifleri İlk Çağdan Günümüze
Şöyle bir yemek tarifi düşünün: “Et kullanılır. Su hazırlayın. İnce çekilmiş tuz, kurutulmuş arpa kekleri, soğan, arpacık soğan ve süt ekleyin. Pırasa ve sarımsağı ezin ve ekleyin.” Miktarlar yok, nasıl pişirileceği yok ama daha da önemlisi tarifin sahibi şefe danışma şansınız yok. Çünkü şef 4000 yıl kadar önce ölmüş… Bu yazımızda sizlere Yemek Tarifleri İlk Çağdan Günümüze gelişimi ve değişimini anlatacağız.
Bu tarif, Yale Üniversitesi’nde bulunan bir tabletten alıntı. Dünyanın en eski yemeğini bilemesek de dünyanın bilinen en eski tariflerinden biri olduğunu söyleyebiliriz. Bulunan bu tabletlerden bir tanesinde 25 kadar sulu yemeğin ve çorbanın malzemeleri yazılı. İki tanesinde ise daha derinlemesine pişirme ve sunum önerileri yer alıyor ancak bu tabletler kırılmış olduğundan pek de okunaklı değiller. Bugünkü malzemelerle 4000 yıl önceki malzemeler aynı. Bir parça et, bir parça ettir.
Bu araştırma sonucunda elde edilen sonuçlardan biri şu: 4000 yıl önceki bir sulu kuzu eti yemeğinin zaman içinde farklılaşmış ama temelde aynı kalmış çeşidi bugün Irak mutfağında halen yer alıyor. Dahası listede bulunan dört tarif özel amaçlar için de tüketiliyor.
Örneğin “paşrutum” (gevşeme, rahatlama anlamına geliyor) isimli pırasalı, soğanlı ve kişnişli yemek soğuk algınlığının tedavisi için içilen bir çorba imiş. Listede bir de yabancı mutfaklardan ödünç alınmış tarifler de var.
Böyle başlamış Yemek Tarifleri İlk Çağdan Günümüze kadar olan öyküsü.
Üç kıtanın kültürü ile bir mozaik yaratarak büyük bir imparatorluk oluşturan Osmanlı, bereketli toprakları, geniş bitki örtüsü ve denizinden elde ettiği ürünleri kullanarak zengin bir mutfağa sahip olmuştur. Dünyanın en büyük 3 mutfağından biri olan Osmanlı mutfağı imparatorluğun zenginliğinin ve gücünün göstergesidir.
Öyle ki Topkapı Sarayı’nın mutfak alanı yaklaşık 5250 metrekaredir. 8 ayrı bölümden oluşan mutfağın yapısı Osmanlı’da taam kültürüne verilen önemin göstergesidir.
İÇİNDEKİLER
Osmanlı Mutfağı
Osmanlı Mutfağı et yemekleri, pilavları, sebze yemekleri, çorbaları ve tatlıları ile tam bir şölendir. Osmanlı mutfağından çorbalar denince akla Ramazan ayı gelir. Özellikle Ramazan ayında çeşm-i nigar, bademli çorba, ilikli padişah tenceresi, kavata, Süleymaniye ve kuş çorbası gibi çorbalar içilir.
Osmanlı mutfağı etli Nefis Yemek Tarifinin olmazsa olmazlarıdır sarımsak, soğan ve salça. Bazı etli çeşitleri uzun sürede ve ağır ateşte pişirilir. Et olarak kümes hayvanları ve av etleri, tavuk, balık gibi beyaz etler, dana, kuzu ve koyun gibi kırmızı etler kullanılır.
Fırında, şişte, güveçte, mangalda, ızgarada, tandırda, testide, kuyuda pişirilen et yemekleri közlenmiş biber, domates, patates kızartması ve patlıcan salatası ile birlikte servis edilir. Yörelere göre değişen ezme çeşitleri, yeşil salata, yoğurt ve turşu gibi Osmanlı mutfağı mezeleri ile sofranın kalanı süslenir. Etli çeşitler arasında dünyaca ünlü olan Çerkez tavuğu ve hindi dolmasının yeri özeldir.
Osmanlı deniz mutfağı genel olarak Fransızlardan etkilenir. Balık Osmanlı’da Fransız sosları ve usulleri ile yenir.
Osmanlı’da her yemeğin yanında mutlaka pilav yenir. Pirinç, bulgur ya da kuskus kullanılarak yapılan pilavlar, domatesli, tavuklu, patlıcanlı, bezelyeli, fıstıklı, bademli ya da üzümlüdür. Pirinç pilavları özellikle düğün günlerinde zerde ile birlikte ikram edilir. Pirinç pilavının özel bir yeri vardır ve tam 27 çeşit pirinç pilavı yapılır.
Etli ve zeytinyağlı sebzelerin de yer aldığı Osmanlı mutfağında taze fasulye, patlıcan, pırasa, yer elması, lahana, bakla ve kabak gibi taze sebzelerin yanı sıra mercimek, bezelye, nohut, kuru fasulye, bakla, barbunya gibi kuru besinler de önem taşır.
Türk Mutfağı
Dünyanın en zengin mutfakları arasında yerini alan Türk mutfağı, Orta Asya’daki aşçılık alışkanlıklarının Anadolu’daki mutfak kültürüyle kaynaşmasından sonra kendini bugüne dek korumayı başaran bir mutfak. Pişirme yöntemleri, çeşitliliği ve lezzetiyle Türk mutfağı kebap ve dönerden daha fazlasını vadediyor. Çorbalar, salatalar, turşular, zeytinyağlı çeşitler, börekler, pilavlar Türk mutfağının demirbaşları. Deniz ürünleri, av hayvanları, tavuk yemekleri, köfteler, yahniler, kebaplar, ızgaralar, kızartmalar, haşlamalar ise et yemeklerinin en iyi örneklerini sunuyor.
Tatlılarda, hamur tatlıları, sütlü tatlılar, helvalar, meyveli tatlılar, pastalar, kurabiyeler, reçeller dikkat çekiyor. Türk mutfağına dair mutlaka tatmanız gereken lezzetlerin başında ise şunlar geliyor; Adana kebap, zeytinyağlı yaprak sarma, mantı, içli köfte, lahmacun, Tas kebabı, çiğ köfte, karnıyarık. İçecekleri de şöyle sınıflandırabiliriz; şerbetler, şuruplar, hoşaflar, boza, ayran, şıra, şalgam ve elbette Türk kahvesi…
Mevsim, toprak, iklim, özel alışkanlıklar ve kullanılan malzemeler… Her biri bir ülkenin mutfağını dolayısıyla lezzetlerini belirleyen en önemli nedenler arasında. Her lezzet, kendi vatanında şekilleniyor ve farklılaşıyor. Tadı damağınızda kalacak, dünyanın farklı bölgelerine ait bu tatları keşfetmek ister misiniz?
Yemek Tarifleri İlk Çağdan Günümüze Bugün
Bugün herhangi bir kitabevine girdiğinizde istediğiniz türden tarife ulaşabileceğimiz kitabı bulmanız mümkün. Dünya mutfakları eğitimi almak istediğimizde ise başta internet ve sosyal medya olmak üzere sayısız seçeneğe sahip durumdayız.
Siz en çok hangi yemek çeşidini seviyorsunuz?
Yemek Tarifleri İlk Çağdan Günümüze yazımızdan sonra Kremalı Tavuklu Makarna Nasıl Yapılır yazımız da ilginizi çekecektir.
Yorumlar kapatıldı.